CUM’A SOHBETİ ( 6 / 02 )
Kurban, Kurb kelimesi’nden müştak olup,( türetilmiş olup), yakınlık demektir. Kurban, Allah’ın insanlara birer ni’meti olan Enam’dan , kurban edilmesi caiz olan eti yenilir hayvanlarndan birisini, tekarrubu i’lallâh boğazlamak, Allah için kanını akıtmaktır. Et yemek, derisinden faydalanmak, bağırsaklarını değerlendirmek için kurban kesilmez.
“ O gövdeli hayvanları deve ve sığırları, size Allah için kurban edileceklerden kıldık. Onlarda sizin için hayır vardır. Onlar ayakları bağlı olup kesilirkenh üzerlerine Allah’ın adını zikredin( anın). Yanları yere yaslandığı zaman, onlardan yiyin. İsteyene de, istemeyene de yedirin. Şükredesiniz diye onları böyle sizin emrinize sunduk.” “ Elbette onların ne etleri, ne de kanları Allah’a ulaşır, Ancak, O’na ulaşacak olan, sizin takvanızdır. Size doğru yolu gösterdiğinden dolayı, Allah’ı büyükleyiniz, diye , onları böyle sizin emrinize sundu. Vazife’llearini güzel yapan muhsinleri( güzellik sahiblerini) müjdele. “ ( Hacc / 22/36,37)
KURBAN KESİLEBİLECEK HAYVANLAR: Keçi ve koyun cinsinden bir yaşını doldurmuş olanlar. Koyun cinsinden 6 ayını doldurmuş, gürbüzleşmiş, bir yaşında gibi, gösteren, kruzular da kurban olarak kesilebilinir Sığı cinsinden dana’lar ve düve’lerin iki yaşını doldurmuş olması, deve cinsinden, dorum’ların beş yaşını doldurmuş olması şarttır. Kurban olarak kesilecek hayvanların uzuvlarının tam ve kusursuz olması da şarttır.
Küçükbaş hayvanlar ne kadar cüsseli olurlarsa olsunlar, ancak, bir kişi kurban olarak kesebilir. Büyükbaş hayvanlardan, sığır ve dev e cinsinden, yedi kişi hissedar olabilirler. Bir’den yediye kadtar tek veya çift kiyi olmaları şart değildir. Anca, yedi hissedar’dan her birinin kurbana niyet etmesi şarttır. Hissedarlardan birisi veya bir kaçı “ Biz Kurban niyetiyle değil de, et almak için, hissedar olduk,” derlerse, hiç birisinin kurbanı kabul edilmez.
Kurban, ister, “ Udhiye,”Kurban Bayramında, dinen zengin kimselerin kesmesi vacip( Hanefî Ekolü’ne göre, amelen farz) olan kurban olsun, isterse, nezr’edilerek( adak) vacip haline gelmiş kurban olsun, ya da, amelen, farz olmadığı veya nezr’edilerek( adanarak), vacip kılınmayan nafile kurban olsun, fark etmez, Küçükbaş hayvanları bir kişi, büyükbaş hayvanları en fazla yedi kişi kurban olarak kesebilir.
Son yıllarda,ba’zı, camia ve cemaatlerde, şen’î bir bid’ate tevessül edilmektedir. Şöyleki,” Resûlu’llâh salla’llâhu aleyhi ve sellem Efendimizin ruhu için, ya da Mürşid ve Müceddid’in ruhu için kurban keseceğiz. Kelime oyunuyla,hisse’ler şu kadar, paylar bu kadar,” denilerek onlarca, hattâ, yüzlerce kişiyi cüz’î miktarlar karşılığı, kurbanlara hissedar ediyorlar. Yukarıda ifade edildiği gibi, nafile kurban bile olsa, büyükbaş bir hayvana en çok yedi kişi hissedar olabilir. Dürüst olun! İnsanları aldatmayın, kurban ibadetini istismar etmeyin. Açıkca ve dürüstce insanlara, talebe için, kendimiz için ete ihtiyacımız v ar, yardım edin, hayvan veya hayyvanlar satın alalım, deseniz, insanlar yene de size yardım ederler.İstismarların en şen’î’si, en çirkini, insanları, Allah ile Peygamber ile aldeatmaktır. Bundan vazgeçin...
Kurban’da niyet, fevkalâde, ehemmiyet arz’eder; Kurban kendisine vacip olan kişi, “Allah’ım,beni Zâtı’na kulluk etmek üzere yarattın,Sana hakîkî bir kul olamadım.Sayısız, ısyan, hata ve kusurlarım var. Bunun için, nefsimi kurban etmem lazım, lâkin, Haram kıldın, İhsan buyurduğun, helâl Rızkımla aldığım, bu hayvanı senin rızan için kurban ediyor, boğazlıyorum. Akan kanı’nı, benim kanım, her bir uzvunu benim uzuvlarım, derisini derim kabul et, günahlarımı bağışla! “ diye niyet etmelidir. Bunun için de kurbanı’nı bizzat kendisi, beceremiyorsa, başında bulunmak şartıyla bir yakını’na kestirebilir. Vekâleten kestirmek mecburiyetinde olanlar, en azından bu şuura malik insanlara vekâlet vermelidier. Vekâlet verdiği, şahıs’ların, kurumların, vakıf ve dernek’lerin kurbanları kesecveklerdinden emin olmalıdır. Vekâleten kurban bağışlanan, ba’zı kurum ve kuruluşlar, camia ve cemaatler, “ Kurban vacip, cihad farz’dır: vekâletle, bize havale edilen kurbanları kesmiyor, farz olan cihad’da, Allah yolunda harcıyoruz,” diyorlar.
Hâşâ! Böyle Bir düşünce sap ile samanı kearıştırmak olur..Bir kerre, Hanefî Mezhebi’ne göre, Kurban, amelen farz’dır. Delillerin değerlendirilmesi bakımından, müçtehid’ler, zannî delillerle sabit olduğu için “vâciptir,” demişlerdir. Lâkin,biz mukallid’ler bakımından, amelen farz’dır. Kurban ayrı bir ibadet, cihad ayrı bir ibadettir
Kurban’da, asl olan, niyettir, halis niyetle, hayvanı boğazlamak kanı’nı akıtmaktır. Eti, derisi, bağırsağı, boynuz’ları ve tırnakları teferruattır. Kurban’ın üçe taksim edilmesi, bir bölümünün fukara ve miskinlere tasadduk, bir bölümünü yakın akraba ve dostlara verilmesi bir bölümünün de aile fertlerine tahsis edilmesi sünnettir. Tamamının aile arasında tüketilmesinde de bir mahzur yoktur...
Kurbanın eti, derisi, bağırsakları ve diğer uzuv’ları para karşılığı satılamaz, ticarete konu edilemez.
Deniliyor,ki, Normal şartlarda, büyükbaş hayvan kurban hissesi şu kadar meblağ, fakat bağış kurbanı, et istenmezse şu kadar meblağ, nerdeyse normal hisse’nin yarısı, fakat et istenmesi halinde, normal hisse bedeli kadar.Kurbanı bağışlayan kimseye, kurban etinin bir bölümünü parayla satmak gibi, bir durum ortaya çıkıyor,ki, bu gibi , gıll-u gîş’lere tevessül edilmemelidir.
NİSAP= DİNEN, ZENGİN’LİĞİN ASGARÎ ÖLÇÜSÜ: Dinen, zengin kabul edilen, kendisine zekat farz kılınan, Fıtır Sadakısı vacip kılınan kimselere, kurban kesmek de vaciptir,( amelen farz’dır.)
Zekâtta, Fıtır Sadakısında ve Kurban’da nisap miktarı, zenginlik ölçüsü aynıdır. Ancak, zekâtta, zekâta tabi malların nami üreyici olması ve üzerinden bir yıl geçmiş olması şarttır. Fıtır Sadakasında ve Kurban’da namî ( üreyici) olması şart olmadığı gibi, üzerinden bir yıl geçmiş olması da şart değildir. Ramazan Bayramı birinci günü sabahı bile bu miktar meblağa malik olana, Fıtır Sadakası vacip, Kurban Bayarım birinci günü sabahı bu meblağa malik olanlara kurban kesmek vacip,( amelen, farz) olur.
Nisap: Günümüz şartyarında, 80,18 Seksen gram, 18 Santim has altını veya bu miktara tekabül eden, nakit parası, dövizİ, Ticarî, malı olanlar, dinen zengin kabul edilirler.
80,18 Gram Has Altın’ın güncellenmesi: Bu satırların yazıldığı gün ve saat i’tibariyle, 27 Mayıs 2024 Pazartesi günü saat 15,15’ de Gram altın fiyatı, 2.427.00TL. 18,18 x 2.427.00= 194.596,86 eder...Aslî, ihtiyaçlarının dışında, borcu da bulunmamak kaydıyla, takriben ikiyüzbin TL. nakit, döviz ve Ticarî eşyası bulunan kimseler dinen zengindirler ve kurban kesmeleri v aciptir,( amelen farz’dır)... Aile’de mal ayrılığı sözkonusu ise, karı-koca’dan kim zengin ise kurbanı o keser. Büluğ çağına ermemiş, zengin bir çocuğun velisi veya, vâsisi, onun malından, fakirlerin faydalanması için , kurban kesebilir, fakat, büluğ çağına ermediği, henüz mükellef, olmadığı için , kendisine kurban vâcip ( amelen farz) değildir. Aile’de, mükellef, karı-koca’dan her biri veya biri kurban keser, diğer aile ferdlerine, karı-koca’dan birine veya , çocuklara kurban vacip değeildir.
Herhangi bir ibadeti, vazife’yi farz veya, vacib kılmak, Allah’ın ve Onun izniyle, Peygamber’in hakkıdır. Allah ve Peygamber’den başka, hiç bir müçtehid, hiç bir kimse, farz veya vacip olmayan bir şeye farz veya, vacip demez, diyemez. Farziyet ve vücubiyyetle de, kimse0yi mükellef tutamaz.