Cumhuriyetimizin 100. Yılına özel plak
Müziğe ilk başladığımda hedefim buydu
Tülnaz Seyhan “Başarılı bir iş hayatımın ardından çocukluk hayalimi gerçekleştirmeye karar verdiğim ilk anda Cumhuriyetimizin 100 yılında bir plak çıkaracağım konusunda kendime söz verdim. Yaklaşık 4 yıldır bu plak için çalışıyorum ve ciddi bir emek verdim. Bu süreçte 5 albüm ve 2 single çıkardım. Allah’a binlerce şükür olsun ki “ Benim Canımsın Sevdamsın Atam” adlı plak çalışmamla bu hedefimi de gerçekleştirdim. Bundan dolayı hem bir Cumhuriyet kadını hem bir sanatçı olarak kendimle gurur duyuyorum.
Plak sadece Cumhuriyetimiz ve Ata’mız için yapıldı
“Benim Canımsın Sevdamsın Atam” adlı plakta bulunan tüm eserlerin söz ve bestelerinin bana ait olması da gurur verici bir duygu. Bu çalışmam sadece Atam ve Cumhuriyetimizi olan sevdamın bir sonucu ortaya çıkmıştır. Ve bunun Cumhuriyetimizin 100.yılına denk gelmesi de adeta projemin süsü olmuştur.
İnce eleyip sık dokudum
Bu plak için 4 yıl boyunca çalışma arkadaşlarımla devamlı istişarelerde bulundum. Günlerce stüdyodan çıkmadığımız oldu. Bu albümü yaparken asla ama asla bir maddi beklenti ile yola çıkmadım. Amacım bu özel güne özel bir şeyler yapmak ve gelecek nesillere bunu bırakmaktı.
Sanatı para için değil sanat için yapıyorum
Sanatçı olarak çıktığım bu yolda asla maddi kazanç düşüncesi ile yola çıkmadım. Ben Türk Sanat Müziği’ne aşığım. Yaptığım işten haz alıyorum. Çıkardığım albümlerin bazılarında aslında gizliden gizliye sosyal sorumluluk projeleri yatıyor. Bugüne kadar sadece Cumhuriyetimizin 100. ylına değil, maden faciasında hayatını kaybeden bir işçi emekçimize, deprem sonrasında depremzedelerimizin duygularına ses olmak için eserler yaptım. Asla bir mekanda sahne alayım düşüncesinde olmadım. Hatta gelen birçok teklifi de kabul etmedim. Ben özellikle belediyelerimizin organize ettiği konserlerle sanat müziği severlerle buluşmak istiyorum. Yine üstüne basa basa söylüyorum bu organizasyonlarda bile maddi beklentim yok. Amacım gelecek nesillere iz bırakacak bir şeyler bırakabilmek.
Eleştirilere açığım
Müzik hayatına profesyonel olarak atıldığım ilk andan itibaren yapıcı tüm eleştirilere kulak verdim. Kaldı ki müziğe yıllarını vermiş olan insanların birikimine saygı duymak gerekir. Çalıştığım duayen isimlerin beni yönlendirmelerinden de onur duydum. Çünkü bende bir değer gördüler ki bu değeri daha iyi işleyebilmem için beni yönlendirmeye çalıştılar.
Yeni projeler hazırlıyorum
Cumhuriyetimizin 100 yılı için yaptığım plak projesi sonrasında yeni çalışmalar içinde start verdim. Ama bunları şimdilik açıklamayı uygun bulmuyorum. Sadece bu projelerimin içeriğinde sosyal sorumluluk projelerinde ciddi anlamda destek olacağını söyleyebilirim.
İkinci kişisel sergisini açtı
Akademisyen & sanatçı Dr. Öğr. Üyesi Ebru Gamze Işıksaçan “Kodlanmış Sanatın Metaforları” adlı ikinci kişisel sergisini açtı.
“MYTH” 12” adını verdiği ilk kişisel sergisini açmasının ardından Artıkare Sanat Merkezi’nde yapılan “Kodlanmış Sanatın Metaforları” adlı serginin açılışına başarılı akademisyenin Artıkare Sanat Merkezi’ndeki açılışına Prof. Dr. Oğuz Makal, Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Serkan Okay gibi birçok akademisyen, sanatçı ve sanatseverlerin sergiye yoğun ilgi gösterdiği gözlerden kaçmadı.
Işıksaçan bu sergisinde eserlerini dijital dünyanın araçları ile yeniden ele alarak tuval üstüne akrilik boya ile buluşturdu.
Yeni sezona 4 oyunla start veriyorlar
Tiyatro sezonun açılmasının ardından Tiyatro Matine Suare ekibi sezona iddialı bir giriş yaptı. Ekip Kasım Uçkan tarafından kaleme alınan ve Hakter Balaban tarafından yönetilecek 4 oyunla bu sezon tiyatroseverlerle buluşmaya devam edecek.
Kadrosunda Seçil Özçakmak “Uhde Seçil”, Tolga Öz, Meral Kaplan, Merve Uçar, İlhan Şahin, Ortans Kıvanç, Bülent Bilgiç, Tuncay Kaynak, İlknur Bozkurt, Niyazi Gezer, Hira Genç, Banu Şahin ve Aslı Kökçe gibi birbirinde usta isimleri barındıran Tiyatro Matine Suare ekibinin kurucusu ve oyunların yönetmenliğini de üstlenen Hakter Balaban aynı zamanda sergilenen oyunlarda da oyunculuğunu sahnelere taşıyacak.
Tiyatro Matine Suare ekibi bu sezon “Hayat Güzeldir, “Oyuncu Aranıyor”, “Oğluma Kız mı Yok?” adlı oyunları sergilerken bu yıl ilk kez “Hayat Güzeldir” oyununda engelli vatandaşlara da tekrar tiyatroyu sevdirmek amacıyla oyunları betimleme ve işaret dili kullanılacak